Kabul etmek lazım ki dünya seyahati yapmaya kalkışmak biz T.C. vatandaşları için dünyanın gelişmiş ülke vatandaşlarına göre daha zorlu bir prosedür gerektiriyor.
Birinci aşamada "evladım oynattın mı sen? şaşırdın herhalde, hem de bir başına" dirençleri var. Neyse ki benim durumumda, artık koca kazık olmuş olmam bahanesiyle, bunlar bir şekilde aşıldı.
Sonra geliyoruz vize aşamasına tabi. İster istemez gidilecek her yere vize isteniyor mu istenmiyor mu araştırmak, isteniyorsa da almak gerekiyor. Bu hem para hem de iyi bir planlama anlamına geliyor. Her ülkenin kendisine göre kuralları, istediği farklı farklı evraklar ve bir de bazıları için vizeye başvuru ile gidilecek zaman arasında olabilecek maksimum bir süre var. Bunlardan bir tanesini atlayınca, aşağıda örneklerini görebileceğiniz sorunlar yaşanıyor.
En alta kendi deneyimimden yola çıkarak aldığım vizelerdeki prosedür ve evrakları sıralayan bir tablo yaptım. Kafadan söyleyebilirim ki Avustralya vize konusunda bir harika. Hem prosedür hem de süre ile ilgili sistematiği son derece mantıklı. Gönül ister ki, kendisine yakın bir takım ülkeler (!) de örnek alsın ama, nerdeee...
Tayland ve Japonya için vize almak gerekmiyor, ne harika değil mi? :)
ABD vizem zaten vardı, onun için notlarım arasında bulunmuyor, ama bunun sürecini iki google yapıp öğrenmek çok kolay. Çok kısa bahsetmek gerekirse de; internetten form dolduruluyor, telefonla randevu alınıyor, bu sırada bir de ücret ödeniyordu galiba, sonra da randevu günü cep telefonu vs elinde ne varsa bırakıp, dımdızlak, sadece üzerindeki kıyafetler ve bir ihtimal gerekir diye düşündüğün evraklarla konsolosluğa gidiyorsun.
Bunun dışındaki diğer vizelerde olan biten ise şöyle:
MISIR
Benim aldığım vizeler içerisinde en fazla zaman vermek gereken buydu. İstenen evraklar oldukça az. Ama başvuru yapılacak gün 10:00-12:00 arası konsolosluğa gitmek, uzunca bir kuyruğu beklemek ve sonraki 15-17 gün boyunca da pasaportu unutmak gerekiyor. Başvuru sonuçlandığında e-mail ile bilgi gönderiyorlar. Pasaport teslimi, bu e-mail sonrası saat 3:00-3:30 arası yapılıyor. Gidip kapıya dikiliyorsun, saat 3:20'ye kadar falan kapı açılmıyor ama bir defa açılınca da hızlı ilerliyor.
Zinhar "aradan 14 gün geçti, hazır Bebek'teyim, saat de uygun, dur şunu bir sorayım" demeye kalkmayın, azarı işitir oturursunuz aşağı. Size e-mail geldi mi canım? Ee o zaman?
AVUSTRALYA
Bir defa online başlıyor ve online bitiyor. Sorularda istenen detaylar gayet açıklayıcı anlaşılır ve başvurana izahat verme imkanı tanıyor. Gerekli olabilecek her tür evrağı yüklemek ve her birine açıklama yazmak için yeterince yer var.
E tabi böyle olunca da akşam 6'da gönder tuşuna bastığın vize başvurusuna, ertesi sabah 10'da olumlu cevap alabiliyorsun. Pasaportu falan da yollamıyorsun. Onlar sana e-mail ile 6 sayfalık bir yazı gönderiyor ve diyor ki vizeyi uygun bulduk, 1 sene içerisinde ülkeye giriş yapabilirsin, her girişten sonra max 3 ay kalabilirsin, 1 sene sonra da vizen biter. Mükemmel!
YENİ ZELANDA
O yazıdan sonra olan tek gelişme benim kendilerine uzuuun bir mektup yazıp göndermem oldu. Dedim ki bunları bunları demişsiniz ama ne online formunuzda yeterli kanıt yükleyecek alan var ne de sorduğunuz sorular bu belirttiğiniz sonuçlara ulaşmak için yeterli. Mail ekine de "buyrun o çok seyahat etmemişsiniz dediğiniz insanın vizeleri" babında 3 pasaport dolusu vize ekledim. Ve tabi işe yaradı mı? Hayır. Daha doğrusu şöyle ki, hemen bir kaç saat içerisinde cevap yazdılar ve dediler ki, evet burda daha çok kanıt var gözüküyor, yeniden başvurun. Fakat ne yazık ki benim yeniden başvurabilecek kadar zamanım yok çünkü bu vize için pasaportumu Ankara'ya göndermem ve geri gelmesini beklemem gerekiyor vs. Dolayısıyla ya örneğin Japonya gibi uzunca kalacağım bir yerden başvuracağım ya da yine vazgeçeceğim.
KÜBA
Aslında böyle bir vize yok. Sadece ülkeye giriş için alınan bir kart var. Yani pasaport içerisine bile bir şey yapıştırılmıyor ve "Küba vizesi çıkmadı" gibi bir kavram da pek yok.
İlk araştırmalarım bu vizeyi Guantanamera diye bir tur şirketinin verdiği yönündeydi. Ne de güzel Taksim'de Talimhane'de geçerken uğrayıveririm diye düşünürken, bir gittim kapı duvar inşaat halinde bir yer. Telefonlarından aradım, Küba vizesi alacaktım dedim, alamazsınız kağıdımız bitti dediler :). O zaman öğrendim ki Pronto Tur ve başka bazı tur şirketleri de veriyormuş. Şişli'deki Pronto Tur merkezine gittim, vize almak istediğimi söyledim, 1-2 evrak verdim, pasaportumu gösterdim, parasını verdim kağıdı aldım. Toplam 20 dakika kadar süren bir işlem.
HİNDİSTAN
Bu konuda çok tecrübeliyim, kardeşim Burcu için daha önce defalarca evrak hazırladım. Kendim de bir defa aldım. İnternetten evraklara baktım, hepsini hazırladım, süreç de çok zorlu değil biliyorum.
Internetten başvuru doldurduktan sonra, verilen randevu gününde sabah gittim, evraklarımı verdim akşam 5te gelip alın dediler. Gittim ve tek tek isimler okundu, pasaportlar verildi. Baktım vize içinde, oh ne güzel, çıktım asansör bekliyorum, tarihleri idrak ettim o anda.
Vize, benim Hindistan'a uçak biletim olan günden 15 gün önce sona eriyor!
Döndüm derdimi anlatmaya, vize görevlisi "biz bugünden başlayarak 3 aylık vize veriyoruz" diyor ve "neden bu kadar erken geldiniz o zaman?" diye de soruyor. Sanki hiç evrak vermedim, başvuru formunda gidiş tarihimi yazmadım, evrakları teslim ederken bunun bir dünya seyahati olduğundan bahsetmedim, vs.
Sonuçta ne oldu? Galiba Hindistan hükümetine 42 USD'lık bir bağış yapmış oldum. İstanbul'dan giderayak yeniden bir düzeltme yapmalarını isteyeceğim ama çok umutlu değilim açıkçası. Muhtemelen Bangkok'tayken yeniden başvuruyor olacağım. O zaman da "vize çıkartmışsınız ama hiç giriş yapmamışsınız" gibi bir sıkıntı çıkarmayacaklarını umuyorum. Çıkarırlarsa fena!
DETAYLI VİZE BİLGİLERİ (Aşağıdaki tablonun üzerine gelip sağ klikle resmi farklı sayfada açtırırsanız, detaylı büyük tabloyu görebilirsiniz):
